DİLEK'ten mektuplar:6 - SUFİ SAJA

.

"Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur."Kemal ATATÜRK .

25 Ocak 2008 Cuma

DİLEK'ten mektuplar:6



İNSAN SEVDİKÇE ÇOĞALIR

İnsan yazdıkça çoğalır ve insan sevdikçe çoğalır.Çizdikçe,düşündükçe ve ürettikçe büyür.Ve amacı varsa yaşar..

80 yaşındaki bir insan sakat bile olsa , hatta yatalak yine de bir amacı vardır.Göze doymak varmış gibi torununun çucuğunu bir daha bir daha görmek için yaşamak gibi..Bir bilebilseydi ölümün,ağırlaşan eskiyen elbiselerden kurtulmak olduğunu..Acılardan özlemlerden uzaklaşmak olduğunu ah bir bilebilseydi!Dünya hapishanesinde ayağındaki zincirleri bırakıp mahkumiyetten kurtulup,özgürlüğe kavuşmak demek olduğunu...Ölümün;Diriliş,Dirilişin;Ölüm olduğunu.Bedenin kabir,ölümün kabirden çıkış olduğunu ah bir bilebilseydi..Bunu bugün benim söyleyebilmem kolay..Sanki yaşamış gibi..O gün bana da gelecek bakalım bu tontini ne yapacak ömrünün 5.mevsimi geldiğinde, yaşayıp göreceğiz...

'' Her eli makas tutan kişiyi,
ölümüne kefen biçer mi sandın.''diye içten cevabını aldım ..
YAŞAMI;Baharda açan mor sümbüllerin kokusunu yüreğine çekmek gibi,
nergislerin rüzgarla salınışını seyretmek gibi,
Müziği koklamak,tüm yaratılmışları kulaklarında duymak,onlara dokunmak gibi,
kederleri sevinçlerle,karanlıkları aydınlıklarla,sonsuzlukları şu anla birlikte sevmek gibi sevmek YAŞAMAK...

;Zamanın birinde ünlü bir kralın sarayının bahçesinde renkrenk açan binlerce çiçek,meyvalı meyvasız yüzlerce ağaç varmış.Kral hz.Süleyman gibi hepsinin dilinden anlıyor,konuşmalarını duyuyormuş.Birgün bahçede gezerken MEŞE ağacı:
_Benim neden çam ağacı gibi boyum uzun değil? diye yakınmış..ÇAM ise
_Şu bağdaki üzüm asması gibi bile değilim,meyva bile veremiyorum.ÜZÜM de _Ne olurdu sanki gül ağacı olsaydım açardım renk renk demiş.Tüm ağaç ve çiçeklerin konuşmalarını dinlemiş kral ve çok üzülmüş mutlu olmadıkları için.Ama içlerinde bir çiçek varmış ki hiç sesi çıkmıyormuş.Mutlu mutlu sallanıyormuş dalında.Öylesine taze diri ve bol tomurcukluymuş ki sanki bahçenin en güzel çiçeği gibi görünmüş kralın gözüne.Kral merak edip sormuş çiçeğe;
_Senin adın ne?hiç şikayetin yok mu bu halinden diye.ÇİÇEK,
_Adım menekşe efendim,hiçbir şikayetim de yok bu halimden,çünki siz beni buraya beni sevdiğiniz için ektiniz,severek bana baktınız,suyumu gübremi verdiniz.Ben de olabileceğimin en iyisi olabilmek için çaba harcadım,tüm becerimi kullandım, demiş.

Ben de beni seviyorum,tüm yaratılmışları.Beni yaratanı,beni yürüten,yazdıran,yaşatanı,suyumu aşımı vereni.Bu ömrümün 5. mevsimi gelmesi gerektiği zaman gelecek .Belki daha yapacak çok işlerim var diyeceğim,belki de sevgiyle koşacağım sevdiğim beni çok sevene doğru...Sevgiyle çoğalın....

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Canım benim! BU NE GÜZEL BİR ANLATIM!Bir kez daha gurur duyuyorum seninle ve şanslı adlediyorum kendimi,hyatımın bir parçası olduğun için.
Ölüm dedikleri ne ki,eğer yaşamının her anında sevgiyi yüreğinde taşıyabildiysen, hep sevdin ve hep sevildiysen, hep özleyip hep özlendiysen, babanın hep iftihar ettiği küçük kızı, oğullarının gurur duyduğu anneleri,
şirin torunlarınıTontinileri,hayat arkadaşının aşkı ve O, EN ÇOK SEVDİĞİMİZİN kulu olabildiysen ölüm kaç para?
Aynı gemide seyahat edicek oldukdan sonra, O ,kaptanımız oldukdan sonra, birsürü kardeşimiz yola arkadaşlığı yapacak oldukdan sonra boşversene varsın ''Ölümden öte köy yok'' olsun! SDF