BAKIŞ AÇIMIZIN DELİLİĞİ - SUFİ SAJA

.

"Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur."Kemal ATATÜRK .

25 Nisan 2008 Cuma

BAKIŞ AÇIMIZIN DELİLİĞİ


Bakış açımızdaki kalıplara sıkışmışlığımız, çevremizdeki hayatı algılamamızda zorluk yaşatıyor gibi geliyor bana. Hep aklıma şu fıkra gelir "hocanın eşeği yaz gününün sıcaklığından olsa gerek sararmış otları yememeye başlamış. Bakmış ki hoca eşek elden gidiyor, acil buna bir çözüm bulmalıyım demiş. Aklına bir fikir gelmiş. hoca bu ya hemen eve koşturmuş, kapıdan içeri atılmış “hanım bizim bir gözlük vardı hatırlıyor musun? he demiş hanım. şurada” hoca gözlüğü aldığı gibi hışımla fırlamış dışarı,......… koşturmuş eşeğin yanına gözlüğü eşegin gözüne geçirmiş eşek otları bir güzel yemeye başlamış. Çünkü eşeğe taktığı gözlük yeşil gösteren gözlükmüş zavallı eşek ne yapsın yediği sarı otları gözlükten yeşil görüyormuş."Üzerimizden atamadığımız yargılarımız ve içimizde sakladığımız kişisel doğrular diye adlandırdığımız kalıplar kısıtlı kılıyor bizi diye düşünüyorum. Fıkradaki gibi... Hani deli diyoruz ya kendi kendine konuşan ve onların ne gördüğünü algılamadığımız insanlar grubuna, onlardan bahsediyorum. Şöyle bir düşünüyorum belkide onlar bizim hayatı algılayışımızın ötesindekini görüyorlar, belkide onlar bize deli diyorlar. ( Buna kesinlikle katılıyorum) hepimizin aslında içimiz de yaşadığımız duyguları, onların dışa vurarak yapıyor olmaları mı onları deli kılıyor?O zaman biz daha deliyiz, çünkü biz olduğumuz gibi görünmüyoruz. İçin için konuşmuyor muyuz zamanın akışında, gece yattığımızda, işte, banyoda, mutfakta, yolda yürürken. Hatta hatta hayatımızın en önemli yerini teşkil eden kâğıt parçasına anlam yüklerken ve hayatımızı ona bağımlı olarak yaşarken. Aldığımız havanın değerini önemsemediğimizde, bastığımız kürenin güzelliğini görmemek için sınırlar koyduğumuzda. Daha sayamadığım yüzlerce anlamsız ama o kadarda anlam yüklediğimiz anlamsızlıkları yaşarken. Onlardan daha deli olmuyor muyuz sizce? Sizi bilmem ama ben deliyim hem de zır deli.....

3 yorum:

Aydan Atlayan Kedi dedi ki...

Özgürleşmenin her zaman önyargılardan arınmak ve tamamen berrak bir gözle hayatı bakmak olduğunu düşünmüşümdür. Aklımızda bu kadar kalıp varken özgür olmaktan söz edebilir miyiz?

sufi dedi ki...

haydi kurtulalım parmaklıklardan serbes bırakalım düşüncelerimizi tontinin(DİLEK) dediği gibi
bulunduğumuz evrende herşey mükemmel ve tam aşk olsun göre bilene

Adsız dedi ki...

Kalıplardan arınmak, doğruları konuşmak, evvelden doğru bildiğimiz yanlışları düzeltmek, inandıklarımızı savunmak bütün bunlar delilikse eğer,ben de deliyim.Hem ne demişler"Deliye hergün bayram".Ne mutlu bizlere.Sevgiler Seher