Hayat masasında kendime otopsi yapan kendim, derin bir çizik atıyor bağrımın tam ortasına, acı duyuyor gibiyim, hissettirmemeye çalışıyorum kendime. Acımasızca çıkarıyorum cansız olduğunu düşündüğüm bedenimden iç organlarımdan bir kaçını. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Yüz yıllar öncesinden kalan bir mirasmışçasına olgunluk ve huşu içersinde, ibadet edercesine yapıyorum işimi. Kendimden kendime bir ses işitiyorum sanki toprağın derinliklerinden çıkan tohum misali. Kendim için yapıyorum bunu diyorum, her şeyin daha iyi olması için. Acı hissedenin ruhum olduğunu anlıyorum aslında. Keskin bir bakış atmadığımı anlıyorum (Gerçek şu ki insan, öz benliği üzerine yönelmiş keskin ve derin bir bakıştır; "Kıyamet suresi: 14 " Bedenimin içinde yatıyormuş gibi görünen ama onunla bir olan bana, bu keskin bakış.
İçimde boşluk oluşuyor bir anda anlıyorum ki artık içimde bir şey kalmamış. Sıra seni sen yapacak olanda diyor sessiz sözsüz konuşan gizemli ses. Gözlerimin karanlıkta kaldığını hissediyorum, dilimde yok fikrim de. Güzel bir duygu kaplıyor içimi üstüme örtülen örtüden midir nedir bilmem? Her şey tamam.
" Artık dirilme zamanı kendimi yeniden yapacağım" diyor kendim," içine BEN gireceğim."
20 Ocak 2009 Salı
MİRAS
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
9 yorum:
Can çekişiyor ruhum Perdede aynı gölge oyunu İçimde aynı sarsıntılar...
Hep aynı seneryo, aynı oyun...Ruh gene aynı sancılara gebe !...
yeniden yapacağım kendimi derken yeni bir "ben"mi yine aynı "ben"mi acaba...
Binlerce kez okuyup,alt satırlarında her seferinde başka anlamlar bulup,tekrar "sana" varmak..
Anlamaya çalışmak bile güzel...geri dönüp bir kere daha okumak da güzel...içinde kurandan parçalar bulmak ve bir yeni şey daha öğrenmekde güzel.
Boş bir bardaktım ilk başta yavaş yavaş doldurdu bu dünya. Beni kendisine benzetmeye çalışan bu dünyada,KENDİM OLARAK KALABİLMEK, dünyanın en zor savaşını vermek demekti.Yeniden boşaltıp bardağı asıl sahibine teslim edebilmem için
bir SAVAŞÇI olmam gerekti.
SEVGİLER
Ben de "eski ben"e dönüyorum galiba...Bu kadar sessizlik bana yeter...Yakışmıyordu zaten...Yeniden diriliş yaşıyorum...
Zamanlaman hep hedefi vuruyor...
TüTü
Kulaklarinda O'nun sesi, dilin susmus, gozlerin karanligina bakiyor..Degen ellerin yanliz O'na degiyor. Sira da o gizemli kokuyu duymak var. Icine girdiginde cikacak. Suficim zaman geldi :) Birbir cicek aciyor artik tohumlar....
sen'i sen yapan da sen
ben' i ben yapan da ben
değil mi zaten...
Yazıya Gönül Dilleri ile katkıda buluna yazı Emekçilerine çok çok teşekkür ediyorum.
Yorum Gönder