Selamınaleykümmmmm
Uzun zamandır yazamadım evet. Kendimle baş başa kalamadım. Kalabalıklar arasında bir türlü kafamı toparlayıp iki kelam diyemedim sizlere. Neden mi? Çok işim vardı çooook. Çalış çalış bir hal oldum, işlerim çok yoğunduuu diyemeyeceğim. : ) 1,5 aydır fittiri fittiri geziyorum da ondan diyeceğim şimdi çoğunuz kıskanacaksınız biliyorum. Ohhh işten güçten fırsat bulsak da biz de biraz gezebilsek diyeceksiniz. Darısı başınıza deyip ne zamandır hayalimizde olan kış tatilimizi kısacık size de anlatacağım. İşte anlatıyorum;.
Aralık ayını yarılamıştık ki, cennetten kopmuş ama kış aylarında inler ve cinlerle beraber yaşadığımız sıcak, güneşli, güzel ilçemiz Kaş’dan soğuk ve gri Ankara’ya doğru yola çıktık Maksat sevdiklerimizi ziyaretti. Biraz da değişiklik tabii.12 saat süren yorucu yolculuktan sonra kardeşcağızımın evine ulaştık. Kendimi eski Türk filmlerindeki Kezban gibi hissetmedim değil. Kezban Paris’de. Bir yılda gördüğüm insan sayısı kadar insanı bir anda görmek, sıkışık trafikte otobüste ayakta dikilmek, alışveriş telaşına girişmek unuttuğumuz şeylermiş meğer. Alışmak bir iki günümüzü aldı. Küçük oğlumuz biraz daha zorlandı ama. Lapa lapa yağan karla tanıştı, etrafı bembeyaz görünce afalladı haliyle. Bense gençliğimin geçtiği yerlerde dolaşmaktan, gelinlik giymiş ağaçları izlemekten, yeğenlerimle, kardeşimle zaman geçirmekten, dostlarımla özlediğim çay sohbetlerini yapmaktan çok memnundum. Ama en fazla 1 hafta dayanabildim. Sıkıldım Allahhhhh…
Hava ayaz mı ayaz ellerim ceplerimde eve tıkılıp kaldık. Dışarıya çıktığımız o gün soğuktan kırılmak üzere olan kulaklarım ve donan iç organlarım, ayaklarımda dahil güneşi özledik hep beraber…Öyle böyle bir ayı devirip taşı toprağı altın olmaktan çıkıp bronzlaşmış !!! İstanbul’a doğru yola koyulduk. Her yeri gezdik süper keyifliydi demek isterdim fakat hepimiz sırayla yatak döşek yattık, hastalandık. Nedenini bir türlü anlayamasak da yediklerimizi, içtiklerimizi İstanbul’un kanalizasyonlarına bıraktık gitti. Hiç değilse bir izimiz kalsın dedik, ayıp olmasın…
Uzun mu uzunnnnnn geri dönüş yolculuğumuz İzmir’eydi nihayet. Memleketimin gözünü seveyim. Hava güzel, denizi, gevrekleri, boyozu güzel : ) Bir haftayı aşkın süredir burada olmaktan, sevdiklerimi teker teker ziyaret etmekten, oğlumu vapura bindirmekten, güneşe çıkarmaktan son derece memnunum.
İşte 1,5 ay böyle geçti gitti. Çok kolay gibi görünebilir ama kardeşimin iki çocuğu ve bir bebekle hele hele Paris’de yazmak hiç kolay değildi inanın. Şimdi oğlumun uyumasından fırsat bulunca, evimize dönene kadar beni unutmayın, hatırlayın diye geçerken uğradım Hepinize kocaman sevgilerimi gönderiyorum. Yorgun ama mutlu Ela’dan sevgiler, saygılar…
4 Şubat 2009 Çarşamba
UMUDUM YARINLARDA: TATİLDEYİM
Gönderen sufi zaman: 16:49
Etiketler: ELA'dan mektup
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
14 yorum:
Ela'dan gelen mektupları özlemiştik. Hoşgeldin :)
:)
Ankara,İstanbul,İzmir...valla daha ne olsun.
oh oh yerimizede gez...
güzel günler geçirmen benide mutlu etti...
dönmenede sevindim..
sevgiler...
tatıl guzel ...seyahatler daha da guzel
darısı basıma:)sevgıler.
sufi-saja ekipleri fitiri fitiri gezsin bizler sizleri bekleyelim olurmu?yazılarınla renk veren annelerin annesi hoşgeldin:)
"Fittiri fittiri gezmek" bayıldım bu deyime:) Ela'dan mektupları ilk kez okudum ben. Gülümsedim bol bol. Yaşamınızda hep böyle tatlı telaşlarınızın olması dileğiyle...
Fotoğrafdaki eski bavullardan da gözlerimi alamadım bir antika meraklısı olarak...
Sevgiler...
bizden de sevgiler selamlar o halde tatil yorgunlarına :)))
Ela`dan mektuplari özlemistik. Daha güzel günlerde daha güzel geziler dilerim hepinize.
Sevgiler
Aslında gezmek İst.Ank. dan sizin oralara gelmek derim ben.
Tersi sana zor gelmesi çok normal.
Ela'dan mektupları özledik.
Sevgiler...
Tekrar hoşgeldin aramıza ve de İzmire. Artık fazla ara vermezsin umarım .
Değerli Dostlar;
Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. En kocamanından hemde. Ne diyebilirim ki; beni sizler yarattınız:))) Bu gaz bana taaa seneye, tatile çıkana kadar yeter:))
bekleyene, beklemeyene,
Özleyene, özlmeyene, okuyana, okumayana, yorum bırakana, hepsine hatta okuyupta yorum bırakamayana bile öpücükler, sevgilerrrrrrr...
Sevgili Dilek yardimina ihtiyacim var, sana nasil ulasicagim?
Benim oraya bir haber birakabilirmisin?
Sevgiler
Ela uzun bir aradan sonra bendende kucak kucak sevgiler...
aşkolsun Ela buralara geldin ve hiç haber vermedin öylemi :(
Yorum Gönder