Fermuarla, başı derde girmemiş olan varmıdır bilmem ama, verdiği zararların yanında insan hayatına kopça kancalardan sonra en yakın tarihte giren önemli bir bağlayıcı kendisi. Ayırıcı kesip bölücü değil, bağlayıcı ve birleştirici olmak asli görevi; aynı insan-ı kâmilin asli görevlerinden biri olmak gibi. Müzik nasıl İkiyi BİR ediyor, ruhları birleştiriyorsa yine aşka bağlayacağım, iki yakayı bir araya getiren fermuarın mucidinin hikayesini. Siz de çalıştığınız fabrika müdürünün kızına aşık olsaydınız ve ona ulaşmak için müdürün gözüne girmeniz gerekseydi, ona kavuşma azminiz kimbilir size de ne icadlar yaptırırdı? İşte o aşkla
uykusuz geceler geçiren Gideon Sundback'in parmakları düğme dikmekten şişen sevgilisi Elvira Aronson'a olan aşkıdır ona ilham eden fermuarın yaratımını. Fermuarı yarattı, Elvira'yı kaptı, sırtında tuz taşıdı sevdiğine kavuştu, Şirin'ine kavuşmak için dağları deldi, ağzıyla kuş tuttu padişahın kızını haketti gibi çok hikaye vardır bilirsiniz.
Fermuarın ilk mucidi 1893 te Whitcomb Judson'du. Ancak bu İlkel formlu fermuar O tarihte 20 tane sipariş alabilmiş, posta çuvallarını kapatmak için kullanılmıştı.13 yıl içinde de neredeyse unutulup gitti. İsveç'li mühendis, Gideon Sundback ne zaman, yıl:1906 o fabrikanın tasarımcısı oldu bu evrensel bağlayıcı, "Locktite tütün keseleri" için büyük bir fermuar siparişi aldı. 1909 da Elvira ile evlenip 1911 yılında sevdiği karısını kızları Ruth'un doğumunda kaybedince fermuar tasarımının gelişmesi, kararan dünyasının tek amacı haline geldi.Yorumculara göre, fermuarın gerçek anlamda kabul edilmesi, Galler Prensi ve müstakbel İngiltere Kralı Edward'ın fermuarlı giysileri benimsemesiyle olmuştur. Halbuki, fermuarın başarısı W.Judson'un yıllar süren pazarlama ve tanıtım çalışmalarından kaynaklanmaktadır.Öldüğünde, "Chicago'da tüm fermuarlar yarıya indirilmiştir" gibi espirilere bile hedef olmuştur ünlü mucid.
Fermuarın kaymağını yiyen kişi ise Bir Japon.
1945 yılında Tokyo'ya yapılan bir hava saldırısı sırasında işyeri tamamen yok olan Yashida, küllerinden yeniden doğmayı fermuarın üretimiyle başardı. 1948 yılında fermuarlarına Yoshiyida Kogyo Kabushiki Kaisha'nın kısaltılmışı olan YKK ismini verdi.Whitcomb Judson'un üretimini çoktan aşmış olan YKK, bugün dünyanın en büyük fermuar üreticisi konumuna geldi.Biz yine de Elvira'ya olan aşkının ürünü olan fermuar için; Whitcomb Judson'a teşekkürü borç biliyoruz.
Hepinize sevgilerimizle.
Resim Daniele Manfredini
18 Ekim 2010 Pazartesi
FERMUAR
Gönderen sufi zaman: 13:53
Etiketler: DİLEK'ten mektuplar...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
14 yorum:
Teşkkürler, her şeyi barındıran bir yazı. Özdeki aşkın hayata yansımaları farklı farklı :)
Aşkın ve aklın gücü...
Belki bizi de bunlar kurtaracak. Sevgiyle.
Sayın Judson,şunun bi de şom ağızlılar için olanını yapsaymış ya :)) çekiverseydik fermuarlarını..
Ah mine'l-aşk demek geldi içimden...
:))) Aşkla çok güzeldi sufimm
demek ki bazı şeylerin icadı için aşka ihtiyaç oluyor. ya ilahi ya da dünyevi..
çok güzel hikaye. teşekkürler..
Sevgi nelere kadir..
Buna benzer bir hikayeyi demircinin "güçlü sevgisi" olarak okumuştum..
İlişkilerde sahtecilik yoksa gerçek sevginin yapamayacağı hiç bir şey yoktur.
Ailecek selam ve saygılar sunuyoruz.
çok güzeldi.. :)
Güzeldi dostum...aşk ve yanma nelere
kadir değil ki..Sevgilerimle
yine güzel bir hikaye ile aşkın insanlara ne icatlar yaptırabildiğine tanık olduk...Sevgilerimle sevgili sufi...
aşkların ardından şehirler kuruluyor, fermuarlar bulunuyor. biz de kaymağını yiyoruz.
her şeyin altında mutlaka aşk var, aşk olmalı öyle değil mi...
Müthiş bir hikayesi varmış!
Fermuarın aşkla ilgili bir icat olduğu hiç aklıma gelmezdi..Basit bir olay zannedilse de fermuar olmasa ne yapardık sahi?
Judson'a ve hikayesini anlatan sana teşekkürü borç bilirim gerçekten sevgili sufim..
Sevgilerimle...
Demek ki neymiş: Başarının sırrı işe aşkla başlamak, aşkla sürdürmekmiş.
Sana da aşk olsun Sufi'm, bilgilendim gidiyorum.
Sevgilerimle...
Yorum Gönder