“İnsanlar dünyayı değiştirebilirler mi? Yoksa kendilerini kapattıkları kafeslerinde yaşamın şartlarına ve getirdiklerine boyun eğmek mi zorundalar?" Başkaldırılar olmadan kederlerin, can sıkıntılarının, hüzünlerin üstesinden gelmek ne kadar mümkün olabilir sizce?Yoksa haince yapılan sessiz savaş daha mı iyi sonuç verir?
Bu akşam Konak/izmir Devlet Tiyatrosunda oyunu izleme şansına sahip olduk çok şükür.Bir lastik gibi çekilip gerildik ve bırakıldık.Toplumun acı gerçekleriyle yüzleşmek ne kadar yüreğimizi burksa da tüm oyuncuları ayakta alkışladık.Rejisör:Barış eren'i ,CHİARA:Ceyhan Gölçek'i ve tüm ekip arkadaşlarını yürekten kutlarız. İnsan; bir kurban mıdır, yoksa toplumun, insanlığın değişmesinde, ilerlemesinde küçük de olsa kendine düşen rolü oynayan bir birey midir? İzleyip kararı siz verin lütfen.Tüm İzmir'lilere tavsiye ederiz.
29 Mart 2008 Cumartesi
KAFES/birazda TİYATRO
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Segili Sufi,
zaman zaman yazdığım düşüncelerimden 11 Ocak'ta yazdığım sanki bu tiyatro oyunu ile bağdaşıyor gibi geldi bana. Güzel bir oyun sanırım. aktardığın için teşekkür ederim.
Sevgili yaşamın kıyısındaki; "Biriktirilmiş tüylerim kanat oldu yazımı"sana ve dertlerden kanat çıkaranlara ithaf ediyorum.Sevgilerimle Dilek
sevgili sufi
insanlar hep dünyayı değiştirmek için bir savaş verselerde değişmez bence kendilerini ve kendi içlerindeki dünyayı değiştirmedikçe... insanlar yaşadıkları mekanda nasıl yaşamak istiyorlarsa öyle yaşar.yaşanılan olayların belki önüne geçemeyiz ama daha sonrasında gösterdigimiz tepki ve üstesinden gelme savaşı bizi biz yapan değerdir. fikrine gönlüne bunları cümleye döken aklına ve eline saglık
Yorum Gönder