SENDEN SANA YOLCULUK
Yolculukla başladık yazılara. Bu gün yine yolculukla devam edeceğiz galiba. Ama bu yolculuk bir ömür sürecek bir yolculuk. Bir yere yolculuk yapacaksak eğer, bizden evvel o yola gidene danışırız, sorar soruştururuz. Her gidişin de bir reçetesi vardır çünkü. Ete kemiğe bürünülmüş halden etsiz kemiksiz ASIL olana yolculuk bu. Eh dile kolay ruhsal yolculuğu yine de bir bilenden öğrenmek gerek. Aslına kavuşanların geçtiği yollar engebeli, çamurlu, fırtınalı, çapraşık, aşılması zor dağlarla kaplı, acılı ve ıstıraplı olsa da, yanmak yakılmak ta eklense üstüne üstlük bu yol güzergâhına, aşkla belki ulaşılabilir diyorum o yere. Aşkın aşamayacağı engel olmadığını düşünenlerin ;
“Mevlana
Hacıbektaş
Yunus
Harabi” gibi erlerin başardığını başarmayı istemek çok mu?
Önce bedenimizi temizlemekle başlamalıyız. Bu birinci kapı: Şer-imizi atmak yani. Dış temizlik değil burada kastedilen Rindi’nin dediği gibi:
Hakikat yolunda olmak için rehber
Semti hakikate varmış olmalı
Etmekle olunmaz bir kuru ezber
Manayı matlubu bilmiş olmalı.
Kesretle görmeyen veçhi vahdeti
Hayalde ararlar hep hakikati
Tadıp mest olunca meyi vuslatı
Kendinde kendini bulmuş olmalı.
Kılmak istediğin mukaddes namaz
Abdestsiz hulussuz asla kılınmaz
Abdest hakikatte SU ile olmaz
Tahir olmak için derviş olmalı.
Girip beyti dile her an hac edip
Semavatı aşkı hep miraç edip
RİNDİ melâmeti başa taç edip
Hırkayı kasrını giymiş olmalı.
Hakikat şehrinde aşkın semasında buluşmak dileğiyle…
18 Mart 2008 Salı
SENDEN SANA YOLCULUK
Gönderen sufi zaman: 14:17
Etiketler: DİLEK'ten mektuplar...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
dünya kurulurken aşk üzerine kuruldu ve o zaman dan beri süregelen aşk sevgi ve saygının senin gibi bacıların ve erlerin sayasinde devam edeceğine kalpten inanıyorum sevgilerle
kardeşin
sefilzeynel
Yorum Gönder