Ülkenin birinde bir asker, arkadaşı ile yolda yürürken elindeki çakısıyla parmağını kesti. Biraz ötede bir dispanser vardı."Ben şurada bir pansuman yaptırayım "dedi arkadaşına. Dispanserin kapısından girdi. Karşısına iki kapı çıktı. Birinin üstünde "Hastalıklar" ötekinin üstünde "Yaralar" yazılıydı.
"Yaralar" yazılı kapıdan girdi. Bu kez yine iki kapıyla karşılaştı. Birinin üstünde "Kemik",ötekinin üstünde "Et" yazılıydı."Et" yazılı kapıdan girdi ve... Yine iki kapıyla karşılaştı.
Birinde "Önemli",ötekinde "Önemsiz" yazılıydı."Önemsiz yazılı kapıdan girdi ve... Kendini bir anda sokakta buldu. Onun, dispanserin bir kapısından girip, aradan bir dakika bile geçmeden, bir başka kapısından çıktığını gören arkadaşı merakla sordu:
"Nasıl oldun?" dedi."İyi baktılar mı sana?"
Asker, yaralı parmağını kaldırarak yanıtladı arkadaşını:
"Hayır, kimse bakmadı ama"dedi."Organizasyon bir harikaydı..."
Bütün dünya'dan alıntı.
17 Mart 2008 Pazartesi
YARALI PARMAK
Gönderen sufi zaman: 13:09
Etiketler: EĞLENCE, FIKRALAR, HİKAYELER, SAJA BAKIŞI
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
aaa süpermiş:) bence bunu hastanelerde uygulamak lazım. bir çok yatak, özellikle psikiyatri bölümleri boşalır. gerçek hastalara yer açılır...
*ela*
:) Çok güzelmiş .Ela ya katılıyorum . Mesela hastane duvarlarında sessiz olun işareti veren resmin yerine bu hikayeyi asabilirler. (o resmin hiç etkili olduğunu görmedim.....)
Sevil
Yorum Gönder