Masquerade from Aziz K. on Vimeo.
Maskelendirilerek zehrettiysek kendimize yaşanılası hayatımızı;
Örttüysek varlığımızın sevda dolu tüm ayrıntılarını,
Acıları saklayıp,(güne örtüsünü seren gece gibi)
Acımasız düşlerin karabasanından soyup çıkaralım bir gün
Dışarı hep birlikte zorunluluklarımızı.
O gün yüreğimizi elimize alıp güleceğimiz gün olacak.
O gün perdeler kalkıp gerçek olan OYUN başlayacak.
Yazılacak insan olmanın acınası manzumesi.
Ama nasıl?
21 yorum:
Tam da böyle bir ruh hali içerisindeyim bugünlerde maskemi takıyorum her sabah akşam evde çıkartıyorum bazen işe yarıyor ama yaramadığıda çok oluyor ...
Maske takmayı sevmiyorum ben ama bir gün bir baktım ki hayatın kendisi maskeli balo olmuş.
bende sevmıyorum ama hayat bu bazen takmam gerekıyor...
"pain, unlike pleasure, wears no mask"
diye okumuştum biryerlerde.
neresinde3n bakarsanız bakın mutluluk değil ama acı maskeleniyor.maskelenmezse bazen karşı tarafı,etrafı acıtmak için kullanılıyor.öyle durumlar oluyor ki,dürüstülük acıtan bişeye dönüşüyor.hayat epeyce değişken yani.
maske sayım az(en azından ben öyle sanıyorum). ama bir süredir bana dar geldiklerinin farkındayım zamanı geldi onları duvara asıp kendi yüzümle barışmamın.
maske sayım az(en azından ben öyle sanıyorum). ama bir süredir bana dar geldiklerinin farkındayım zamanı geldi onları duvara asıp kendi yüzümle barışmamın.
maske sayım az(en azından ben öyle sanıyorum). ama bir süredir bana dar geldiklerinin farkındayım zamanı geldi onları duvara asıp kendi yüzümle barışmamın.
Bir gün hepimiz cikarirmiyiz maskelerimizi, cikardigimiz zamanda birbirimizin gercek yüzünü görünce bagirarak kacarmiyiz, diye düsünmeden alamadim kendimi...
Gerci kacsakta nereye kacacagizda, o da baska bir sorun..
Sevgilerimle
Çok etkileyici bir video..
Maske takmazsanız bazılarına yaranamıyorsunuz. Sizden kötüsü olmuyor.
Bu da yazılacak insan olmanın acınası manzumesi işte..
Beni yanlış anlamamanızı umarak görüşümü paylaşmak istiyorum.
Maske takarak, olmamış birşeyi
var-mış gibi yaşarak geçen bir hayat biraz yazık olmuyormu gerçekten. Gerçeği değil yalanı yaşamak değilmi bu..
Sizin maske takmanız muhakkak birilerini son derece işine geliyor değilmi.
Bazen buna mecbur kalınabiliyor, vee bazen hayat böyle birşey ama bu maske yüze yapışırsa insan kendi olmaktan çıkmıyormu zamanla.
üzülüyorum gerçekten, böyle olmamalı...
Ben de Ateş Böcü sü gibiyim. Blog da ve etrafımda o denli insan varki aynı durumda olan. Mevsim Yaz değilde Sonbahar sanki. Bunun sonbaharı nasıl olur bilemiyorum. Kendimiz olmaktan bile vaz mı geçtik nedir ? Bizi kullanmayacak, yermeyecek ve can-ı gönülden dinleyerek algılayacak dostlarımız yok ki. Tahammül edecek tek bir dost bile yok insanca hallerimize. Kimse dert ve sıkıntı istemiyor. İşte maske bu bize maskeyi taktırtan da bu. Muhteşem bir animasyon, müzik ve anlamlı sözler.
Ellerinize sağlık ve sevgiler
Sevgili Ateş Böceğim;
Düşünsene içimizden geçen herşeyi sansürlemeden süzgeçten geçirmeden yani maskelemeden karşımızdakine söylediğimizi!Mesela müdürümüze "ne kadar yalan söylüyorsunuz" ya da bunun gibi bir sözcük sarfetmemizi! Ne yapardı acaba?Sevgilerimle.
Sevgili Özlem;
Maskesiz dolaşıyorum diyen yalan söylüyordur bence.Bir baba bile çocuğuna iyi örnek olmak için en soft duygularıyla yaklaşırken maskesiz değil bence.Sevgilerimle.
Sevgili y.
Acılar iyi niyetli kişilerin karşısındakini üzmemek adına bir perdeleme şekli, mutlulukların da maskelenmesi yadsınamaz bence.Kimi nazardan sakınmak için bu yola başvuruyor, sevgilerimle.
Sevgili dolunay;
Zorunlulukları kim sever?
Sevgili Guguk kuşum;
Gerçek yüzümüzü yok etmek adına maskeler Özellikle dar üretiliyor galiba.
Sevgili Belgin;
O çeşitlilik ve armoninin içinde fırçamızı ve paletimizi alıp gerçek insan manzaraları resimlerini çizeceğiz belki de.
Sevgili Zeugma;
Kaç kişi ev haliyle saçı başı dağınık normal halinin üstüne takınmadan maskelerini müdürünün ya da toplumun karşısına çıkabilmiştir? Deli derler alimallah.
Sevgili Ufuk çizgisi; Allah bile bizi yaratırken tüm iç organlarımızı açıkta bırakmamış tenimizle örtmüş ya, belki de onun için biz de bazı şeyleri örtmek gizlemek gereği duyuyoruzdur.Hem sonra acılarımızın örtüsünü açmamızın kime yararı olacak ki?
Sevgili Cuma yazıları yani Ali dost;
Karşımda seni bulunca sevindim inan maskeni kaldırdımmm ardından sen çıktın.Sürprizzz, bu blogun da hayırlı olsun sevgilerimle.
Sevgili Sufi;
acılarımı maskelemeyi tercih ettiğim için;acıları inkar ve yaşayamamakla suçlanmıştım:(((
ama ben hep Rahmetli Dedemin;çok laf yalansız olmaz kızım! sözünü tutmaya çalışırım...
ama öfke kontrolünde başarısızım;öfke nöbetlerimi maskeleyemiyorum,uygun bir reçete var mı???
Sevgi ve selamlarımla...
SEvgili Anne;
Zemberekten boşalmış gibi öfkelerimiz örtülerinden boşaldığında eğer pişman olmayacaksak; varsın içimizde tutmayalım olumsuzlukları.Ama ne fayda! her öfke nöbeti sonrası bunu neden yaptı-mın acısı öfkeyi tutmak içe atmaktan daha ağır oluyor insana.
Sevgilerimle.
Maske acıları örtmek içinse sadece asla sözüm olamaz sevgili sufi. Benim kastettiğim farklıydı.
Mış gibi, muş gibi..
Maske başlığında aynı anda yazmamış hoş bir tesadüf olmuş.
Suficim sana bı mım var bloguma bı ugrarsan sevınırım
sevgılerımle
Sevgili Dost! Can Dost! Allahın Hediyesi Güzel Dost!
Takke düştü kel gözüktü. Vallahi kontrol edince farkına vardım. Bir grup mühendis arkadaşın cuma yazılarını idare ediyorum. Farkında değildim ordan yapmışım yorumu.
Latif ve selim yorumuna meftun oldu bu fukara.
Teşekkür ederim.
Gülen yüzümün ardında, kim bilebilir binlerce gözyaşım olduğunu... sadece benden başka :'(
Sevgili Ufuk çizgisi;
MIŞ gibi yaptığımızda Yalan maskesini takıyoruz, bir düşün yine kendimizi aldatmıyor muyuz?
Sevgili Öykü'cüm,
O mim konusunda bir zamanlar yazmıştım sanıyorum bu sefer elaya mimini göndersem o cevaplasa olur mu?
Sevgili Dost Ali;
Bendeki beni şımartıyorsun.Hak senden razı olsun sevgilerimle.
Ayışığım;
Gözyaşların parlak olan içini pırıl pırıl yapmıştır artık eminim.Yeter artık yanında gözlerimiz kamaşacak.Sevgiler bebeğim.
Yorum Gönder