“Sakın arkana bakma” der eskiler, bir yerden bir yere yola çıktıysan eğer. Develer gibi menziline yol al, arkanda kaldıysa aklın ve gönlün onları gecikmeden çekip yanına al. Yoksa yolun uzar ha uzar! KEŞKE atının üstünde, pişmanlık eyer-ine binerek bitmez çünkü bu yollar.”Sakın arkana bakma; yükünü de arttırır sanma yüreğindekiler.”
Efsane bu ya Apollon’un hediye ettiği liri çalarak Orfeus da gezerdi çayırlarda. Kuşlar bile susardı onun güzel sesini duyunca dağlarda. Orfeus âşık oldu bir gün Eurdyice ismindeki perilerden güzel bir kıza… Onun için ırmaklar bile akmaz oldu işte bu aşkla söylenen şarkılar yamaçlarda yankılandığında. Meriç ırmağı boyunca el ele koşarlarken bir zaman Eurdyice’nin çıplak ayağını yılan sokmuştu o anda. İşte ne olduysa o zaman oldu dostlar:
Lir sustu, gökyüzü mateme döndü, şarkılar söylenmez oldular. O sıra bağrı yandı Orfeus’un, deli deli akan ırmağın, ağaçların ve kuşların… Kolay değildi formülü aşk acısını yüreklerden silmenin. İşte bu ateşle yalvardı, Tanrılara Orfeus. Yeraltına inen bir mağaranın, girdi kapısız kapısından korkusuz. Başladı içli içli lirini çalıp acıklı şarkılarını yeniden söylemeye. Ölüler ülkesinin tanrısı Hades’in gönlüne gireyim diye. Belki merhamete gelir de verir sevgiliyi geriye. Hades karşıladı onu yeraltında, sordu:
“Nedir böyle içli içli lirini çalıp, yakarışın dağa taşa”
Gönlümüzü dağladın aşkının köz olmuş ateşiyle,
Söyle senin niyazın nedir hadi gecikmeden söyle” diye.
Diz çöküp, sevgilisini geri istedi Orfeus tanrılardan.
Yoksa benimde canımı al çıkar şu fani bedenimden!
Hades merhamete gelip dedi ki;
“Buradan çık al git sevgilini,
Şu karşındaki ırmağı yürüyüp geç,
Arkana sakın dönüp bakmadan.“
İki sevgili çıkmak üzereyken tam mağaranın ağzından Orfeus ayak sesi duymayınca gelmiyor sandı sevgilisi, merak edip baktı geriye. Ne olduysa işte o zaman oldu, Orfeus işte o sıra orada yeniden yapayalnız kalakaldı. Üstünden geçtiği ırmağa karıştı sevgilisi, E-u-r-d-y-i-c-e diye çağıldamaya başladı Meriç nehri. Derler ki; Eurdyice Meşe ağacına dönüştü kimileri.
Efsane bu ya; 1959 yılında çekilmiş SİYAH ORFE (Orfeo negro)filmine de kaynak oldu bu öykü.1966 yılında izlediğim ilk aşk filmimin acısı gözyaşı ve müziği de koskoca bir ömre sokulup yerleşip böylece unutulmadı.
Filmden alınan bu kısa bölümü seyretmenizi ve o unutulmaz müziği dinlemenizi tavsiye ederim.Sevgilerimle.
3 Şubat 2010 Çarşamba
SAKIN ARKANA BAKMA/ SİYAH ORFE
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
20 yorum:
dağınıktım ya sufim, darmadağın oldum şimdi...
Vallahi ne yalan söyleyeyim beni de dağıttın canım, kalemine sağlık.
ne geçmişin gölgesinden kurtulabiliyoruz ne de gelecek endişesinden. ve bu ikisi arasında sıkışıp kaldığımız için yaşayamıyoruz "şimdi"yi...
ÇOK GÜZELDİ,ÇOOOOOOOOOK...!
"SAKIN ARKANA BAKMA",
ORFEUS, EURDYİCE, SİYAH ORFE...
Kendimi iyi hissetmemi sağladınız.
Teşekkürler.
Sayın Sufi,
Hazin olduğu kadar yine her zaman ki gibi ders niteliğinde fevkalâde nasihatlerden biri olarak düşünüyorum elinize sağlık. Sizi okuyan insanın asla kötülük yapmayacağına ben şimdiden kefil olabilirim zira siz iyisiniz ve verdiğiniz dersler biz insanlar için mükemmel bir anekdot. İnşaallah faydalanan çıkar.
Sonsuz sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz efendim.
Efendim, merhabalar: Bir müddet bloğumla ilgilenememiştim. Bu arada son yazım olan “Bir Yudum Sevgi” konulu şiirime yaptığınız ziyarete ve yazdıklarımızı daha bir anlamlı kılan, değer katan ve güzelleştiren o güzel, içten ve samimi yorumunuza çok teşekkür ederim.
Efendim, merhabalar: "Sakın Arkana Bakma/Siyah orfe" Bu güzel efsaneyi kaleme alarak güzel ve akıcı bir dille bizimle paylaşan yüreğe saygılarımı sunarım.
En güzele emanet olun ve sağlıcakla kalın.
Canımın içi Tontinim;
Ahh, mitolojik destanların güzelliği..
Aşkları da, ölümü ve yaşamı da ölümsüzleştiren anlatımlar..
Çünkü, kahramanların her biri Tanrı/Tanrıça..
Bunları geçtim Tontinim..
Yıl 1966 ve şimdi 2010.. Aradan 44 yıl geçmiş!..
Dün gittiğin filmi anlatır gibi, taptaze hissedip, anlatıyorsun..
Ne güzel, tebrik ederim..
Nice 44 yıllara inşallah, aşk ve sevgiyle..
Çok teşekkürler canım Tontinim..
Sevgiyle öperim ellerinden, yanaklarından..
Çok hüzünlü bir aşk öyküsü...
Siyah Orfe'ye 66 da küçük teyzemle gitmiş, çok fazla ağladığı içim şaşırmıştım. Sonra ben de gözyaşlarıyla izledim.
Teşekkürler, sevgiler...
Çok ama çoooookkkkk güzel bir yazı okumanın, kafamdaki gereksiz sözcük yığını boşaltmanın, kalbimle yanyana durmanın dayanılmaz hafifliğindeyim.
Gönlünüze, kaleminize sağlık...
Müzik de olaganüstü, paylaşımız için teşekkürler:)
Sevgiler...
Ah be canım neşe doluydum bugün fena oldum :( Yanaklarım yanıyor şu an :(
KEŞKE ardımıza bakmadan.,keşke
''O''an'ların BEN'liğimide bir ömür boyu yara bırakmasına müsade etmeden.;keşke içimizde ki masala dokunmasına izin vermeden.: keşke'leri unutup yürüyüp gidebilsek dost Sufi.
Keşke zamanı geriye döndürebilme şansını aramasak..Belki,'O'an'lara yine de şans verebilseydik,ya da
''O''bize bir şans daha verebilseydi..
O'na aciz bir kul olarak ömür boyu sadık kalabileceğimizi bize kim garanti edebilirdi?
Yine de her şeyde bir hayır vardır diyelim dost Sufi...
Saygılarımla,
Lut a.s ı hatırlattı ve karısı arkasına baktı..
Sevgili
Evren;
Özlem;
beenmaya;
Anne;
alizafersapci;
Belki yüzlerce film izlemişimdir bu hayatımda.Ancak çocuk yaşımda izlediğim "siyah orfe"nasıl etkilediyse beni 44 yıl aradan sonra 2. izleyişimde anladım ki öneminden hiçbirşey kaybetmemiş benim için.O müzik eşliğinde kalabalık görüntüler arasında AŞKın o denli öne çıkışı ve kutsallığı saflığı takdire layıktı doğrusu.Hepinize AŞK olsun ve kucak dolusu sevgilerimle.
Sevgili Haykırış;
Recep Altun;
Arzu kızım;
Asuman;
Bizler zamanında damlardan düştük, gerilere bakıp pimanlıklarımızın ve ahlarımızın sesini duyduk kendi kulaklarımızda.Bu yaşımıza gelince belki gerçeği anladık. Hiç değilse yeni nesil çocuklarımız yaralar almadan gerçeği görebilsinler ve AŞKın ne denli önemli olduğunun bilincine varsınlar istediğim için bu tür yazılar yazıyorum.44 yıl aradan sonra tekrar izlemek nasip oldu çok şükür, hepinize kucak dolusu sevgilerimle.
Sevgili :)den;
Yanyana duran kalplerimiz AŞKın leyladan mevlaya yolalışının titreşimleriyle çarpıyor sanıyorum.Evreni sen gibi aşkla kucaklıyorum bu gün.Sevgilerimle.
Sevgili stil direktörüm;
Sen neşenin içine aşk tohumlarını da ekebilensin nasılsa.Sevgilerimle.
Sevgili Jivago;
Hergün bir başlangıç.Nefsimizi iyi tanır onu emrimize alırsak gönül gözlerimizin açılması işten bile değil.Mecnun'un Leyla'yı sevmesi gibi bir sevgi dilesek Tanrı'dan inanıyorum ki bize sunulacaktır istenilen.Aşk olsun sana da sevgilerimle.
Sevgili Hacivat;
Lut'un karısı belki de çatal gönüllülerdendi, "hiçbiriniz geri dönüp bakmasın" denmesine rağmen imansızlık sergiledi belki de!Kim bilebilir? Sevgilerimle.
Gel de arkana bakma şimdi Can dostum...
Nerelere gittim ben şimdi, arkamın da arkası oldu...
Harika bir müzik ve ağlaya ağlaya seyrettiğimiz bir film...
Teşekkürler...
Canım tontinicim, bu filmin ve şarkısının varlığını ilk senden duymuştum 3-4 yıl kadar önce...Kaş'ta kafenin bahçesinde, Sabahattin dedemin eşlik ettiği klip görüntüsünü ilk kez izleyip karşılıklı ağlaşırken...Sonra demiştin,'' babam Siyah Orfe'yi de çok güzel çalardı'' ve hatta benim için mırıldanmıştın...O zaman demiştim, o şarkı bu şarkı mı?? Çok sevdiğim bu melodinin bir adı ve hikayesi olmuştu artık...
Şimdi en kısa zamanda filmin tamamını beraberce izlemeyi diliyorum...Bir de geriye bakmadan şu anı katıksız yaşamayı..Bu konuda çok başarılı olduğum söylenemez ama yazından sonra daha çok çaba göstereceğim..söz veriyorum...
Sevgili Nur'um;
Arkamıza bakmasak heybelerimizde birikenleri nasıl paylaşırdık birbirimizle diyesim geldi benim de.Ama bu türlü arkaya bakmamak değil kastolunan. Aşk yolunda tereddüde düşme yürü anlamı taşıyor galiba.Sevgilerimle.
Sevgili Hülya'm, torunumun annesi,oğluşumun güzel eşi;
Seninle "Siyah Orfe" filmini konuştuğumuzu sen anlatınca hatırladım. Gerçekten ilk izlediğim aşk filminin yazımda da yazdığım gibi tüm hayatımı nasıl etkilediğini bir kez daha anladım.Birlikte ölmeyi göze alabilecek kadar birbirini sevenlere hayranlığım çıktı ortaya.Ben de kendimi bazan yazdıklarımla tanıyorum.Seni çooook seviyorum canım.Aşkla kal, tontini.
Yorum Gönder