BİRLENMEK - SUFİ SAJA

.

"Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur."Kemal ATATÜRK .

25 Temmuz 2010 Pazar

BİRLENMEK

Eskiden biri; börtü-böcekle, ayla-güneşle, gülle-çimenle konuşmaya kalksa hatta bu diyaloglarını kaleme alıp yazıya dökse belgeli:"delidir" yaftası yapıştırılır boynuna "adı geçen kişinin ruh sağlığında bozukluk vardır" diye gönderilirdi Bakırköy'e yani tımar-haneye.
Cumhuriyet yazarlarından Mustafa Balbay biliyorsunuz birbuçuk yıldır Silivri'de belgelenmemiş bir suçtan dolayı tutuklu. Haftada 50 dakika 14 adıma 5 adımlık havalandırma esnasında bir çim kümesinin yanına oturmuş da, çimler seslenmiş ona:
"-Çekinme öyle, üstümüze otur..." diye.
"-Biz ya hep birlikte varız, ya yokuz bunun ortası olmaz" demişler. Ve bu çimlerle muhabbet

böylece sürüp gitmiş. Balbay da çimlerin nasihatini, bizlere aktarmış gazetenin dünkü sayısında.SEvgili Mustafa Balbay: sen deli-veli 49-50 her kim ne derse desin unutma çimlerin nasihatini. Biz de aldık kıssadan hissemizi...

" Örneğin siz insanlar!" diye başlamışlar söze...

"Biriniz ya da birkaçınız bir araya gelirsiniz, herkesten güçlü olduğunuzu ilan edersiniz. Halbuki hiçbiriniz hepiniz kadar güçlü olamazsınız...Bir bölümünüz körleşip, en güçlü biziz deyince, ilk işi güçsüz bulduğu tarafı yok etmek oluyor. Aslında kendine zarar veriyor.
Düşünün, burada kökü sağlam olan çimler, ötekileri yoketmeye girişse ne olur? Zamanla bütün çimler yok olur..."
demişler.
Ben de, kibrit örneğini hatırladım.Bir taneyse çöp kırması kolay olur. Ya 10 tane, ya 100 tanesini tek bir darbede ikiye bölemezsiniz.Zaten amacımız ve hedefimiz de; kırıp parçalayıp bölmek değil "birleştirmek" ve "BİRlenmek" olmalı öyleyse.
Mevlana'nın " ne zamana kadar bu ayrı-gayrı, bak iki göz bir görüyor." cümlesiyle noktalıyorum sözlerimi.
Hepinize sevgilerimle.

Resim:Don Clarke

14 yorum:

Anna dedi ki...

Bakmayı , görmeyi bilen gözlerin
" bakın" diye işaret ettiği yazılar ile uzatması ellerini, BİR olma yolunda nasıl güzel bir çabadır..Beslendiğim, öğrendiğim yazılarınızın hepsi için teşekkürler...
Sevgiyle.

Evren dedi ki...

insan bilse kendi hakkında suçlamayı diyecem ama dile gelemeyen suçun 'insanlık' oluşundan yola çıkınca, bir tek çimler kalmıştır geride konuşmaya... balbay'ın yaşarken verdiği dersleri dinleyenleri daha da çok olsa keşke, çünkü bu gidişle bir kibrit çöpü ben, sen, o kalacağız geriye...

öperim sevgiyle...

öykü dedi ki...

1.5 yıl olmus ha ıcerde yatalı:(

sucu neymıs
bellı bıle degılken..

gülsen VAROL dedi ki...

Bundan bir ay kadar önce ablam düşüp gözünü kalorifere çarptı ve acile kaldırıldı gözün patlaması sonucu o gözü almak zorunda kaldı doktorlar..
Kısa bir süre sonra kendine geldiğinde, doktorlar münasip bir dille gözünün alınması gerektiğini anlatamazken, ablam,"üzülmeyin doktor bey, ben iki gözü sağlam olan ama göremeyenden daha iyi görebilirim" dedi..
Doktorun ağlayışını ve ablamın ellerini öperek başına koyuşunu unutamam sevgili Sufi..

Yazdıklarının her birini de ben öyle.. görebildiğim ve okuyabildiğim için öpüp başıma koyuyorum..

BİR olmakta geciktiğimizi görebilmek için acaba kaç gözümüzün olması gerekiyor??

haykırış dedi ki...

Sevgili Tontini,
Kıssadan hissemizi salt bu yazıdan değil inanın her bir yazınızdan alıyoruz. Ne iyi ki varsınız..
Bu vesileyle Sayın M.Balbay'a sabır ve metanet diliyorum. Suçsuz yere dört duvar arasında bulunmak kolay değil..
Sonsuz sevgi ve saygılarımla

fuat gencal dedi ki...

Bu gece kulun yalvarış ve yakarışlarını Yüce Mevla'ya sunacağı ve O'nun sonsuz affından, merhametinden, iyiliğinden bol bol yararlanacağı umut, huzur ve müjde gecesidir. Berat Kandiliniz Mübarek Olsun.

Saygılarımla.

sufi dedi ki...

Necla;
Kişi almak istediği zaman şifası ve cevabı mutlaka bir sebeple gelir evrenden. Dinlemek istemek ve sormak isteyelim yeter ki; bir çocuğun dilinde, bir kuşun kanat çırpışında, ikram edilen bir lokumda ya da bir tabelada yazılıdır mesajımız.Teşekkürler ve sevgilerimle.

sufi dedi ki...

Sevgili Evren;
İşte insana yapılan en büyük haksızlık: "suçu tesbit edilmeden parmaklıklar arkasına itelemek."O kişinin hayatından çalınan zamanların ailesine ona ve topluma nasıl ödeneceği vebalinin ne kadar korkunç olabileceği düşündürüyor insanı.Yasalarda değişiklik yapılacaksa "hüküm giymeden insanoğlu hapsedilmemeli" böyle değişiklikler yapılmalı ki şapka çıkarılsın kararlara. sevgilerimle.

sufi dedi ki...

Sevgili Öykü;
Adam mı öldürdü, zimmetine para mı geçirdi, yoksa yalan-iftiralarla insana zulm mü etti tecavüz ederken suç üstü mü yakalandı? Hayır, belki de özgür denilen ülkemizde dokunduran yazılar yazdı.Kim bilir?

sufi dedi ki...

Sevgili gülsen'im;
"İki gözü sağlam olanlardan, bakıp da göremeyenlerden tek gözüyle daha iyi görebileceğini" söyleyen o yüce gönüllü ablana sevgilerimle canım.Senin gibi bir kardeşin sana benzer tevazu ve iyiniyette hepimizle yarışacak ablası olur elbet. Dersimi aldım yine teşekkürler ve sevgilerimle.

sufi dedi ki...

Sevgili Haykırış;
Gün-be gün eksilen ve sayıları tutukevlerinde gittikçe artan gönlü yanıklara Allah selamet versin dilerim.Dualarımız yeterli gelmiyor herhalde, hanene sevgilerimle.

sufi dedi ki...

Sevgili Fuat Gençal;
"Umut, huzur ve müjde "gecelerinin yüzüsuyu hürmetine hasret çeken ve suçsuz yere mahkum olanlar selamete çıkarlar inşaallah.Teşekkürler ve sevgilerimle.

nanopolitika dedi ki...

Sevgili sufi Ben üniversitedeyken 9 katlı bır bınada evde kalıyorduk.her katta 5 daire toplam 45 dairelik bir bina.Kapıcımız bulgarıstandan kaçmış türkiyeye sığınmış ve iş bulmayınca da kapıcılığa başlamış bir zirat muhendisiydi.Eğitimli olduğu her halinden belli saygılı buyuklere kucuklere sevgı tonlu ıfadelerle konusan bırdı bır gun zile bastı.Yönetici değişti bundan sonra bir şirket yöneticilik yapacak dedi.cuma gunune kadar sorunalrınız nelerse soyleyın aşagıya panoya yazın dedı.Olur yazarız aşagı panoya baktım her kes derdini yazmış kımının suyu akıyor kımının katında asasor kapısı acılmıyor kımı ust kattan kımı alt kattan sıkayetçı.Bizde bizim en buyuk sorunumuz kapıcının sıgortası onun yapılması lazım dıye yazdık.Neyse toplantı gunu geldı çattı herkes derdını soyledı.sıra bıze geldı kapıcı bız oraya gelmeden o bınada calısmaya baslamıs ve hıc sıgortası yapılmamıs bu yuden sglık vs gıbı guvencelerıde yokk.Biz şirket yöneticisine madem yönetici sizsiniz her şey yasal olalı bu adamın sıgortası yok yapalım hatta gecmıse donuk 45 daıre kapıcı daırsını cıkar 44 daire herkes su kadar oderse gecmıse yonelık borclanarak 4-5 yıllık sıgortayı odeyelım deııdk.aaa mıllet bıze bır tepkı gosterdı.kımse sana ne demıyoda herkes benım evım olsa ogrencıye vermem.ogrencının ne ısı var bu apartmanda gıtsınle ıstemıyorusz vss vss bıze bır kızdılar bızde aman efendım bız kendımız ıcın bır sye ıostemıyoruz dıyecek oldukkı ne bır d konusyormuusnu dıye bır guzel dayak yedıkk.sonuccmu sonuc olarak yonetıcı sırket ben sıgortayı yapmak zorundayıom dıye en azından bundan sonrası ıcın gırıs yaptıı ve bız ayrılıncaya kadar o evden sıogortası hla devan edıyordu.bız o dayagı yemeseydık kapıcının sıgortası olmayacaktı.Uzgunum Mustafa Balya adına ama adına tarıhe yazdırmak ve şerefli bir gazeteci olma kolay değil.O yuzden ytacakda dayak da yıyecek.Yada bır secenek daha var yalaka yandaş basın olup ıktıdarın yatak odasından cıkmayacak ozaman cezaevınede gırm hatta zengın de olur.Ama ilerde ılk once aılesı ondan utanır.Dün bilge biri ile konuşuyordum da sen kötü şeyler yaparsan onlar vucudunda birikir ve hasta olursun iyi şeyler yaparsanda sana derman olur demişti.10 yılda kalsa kaldığı her gün bir dermandır Mustafa Balbay'a.Candan selamlar

Çınar dedi ki...

Mustafa Balbay ve bu ülkede olup biteni cesurca dillendiren diğer vatanseverler ki birçoğu henüz neyle suçlandığını öğrenemeden iki yıla yakın bir zamandan beri içerde yatarlarken, dışarda, olup biteni gören ama akibetinden korktuğu için konuşamayan diğer vatanseverler çaresiz suskun. Artık açık açık oynanan oyunun farkına varmayan, varsa da çıkarları üstün geldiği için görmeyen görmemezlikten gelen yandaş medya, dış güçler ve onların içerdeki maşalarının sürekli ayrımcılığı körükleyen söylemleri ve yayınları 'sayesinde' ülke korkunç bir çizgiye gelmek üzere. İnebolu ve Hatay Dörtyol'da gelişen olaylar bir kardeş kavgası başlangıcı olmaz umarım.

Yüzyıllardır aynı topraklar üzerinde kardeşçe Yaşayıp omuz omuza savaşmış, bu ülke için kan dökmüş sonunda da yan yana mezarlarda koyun koyuna yatan Türk Kürt şehitlerimiz olduğunu unutmadan, asıl amacın bizi ayrıştırmak ülkemizi bölmek olduğu gerçeğini görerek, yine el ele omuz omuza verip, sen ben değil "biz" olduğumuzu göstermeliyiz tüm dünyaya.

Daha önce yapmıştık şimdi neden olmasın..?

Sevgiler